13 Temmuz 2007 Cuma

nerden çıktı bunlar..

çok canım sıkılıyodu quentin. acaba benim canım , ösefagus alt sfinkterinde, pilorda veya ilioçekal valf'in oralarda bi yerde filan mı sıkıştı gibi garip şeyler düşünüyodum. çok dardı oralar hani. mesela nazanın canı hiç sıkılmıyodu, onun canı kesin diaframının üstünde bi yerlerde, böyle nefes alıp verdikçe, bi aşağı bi yukarı gidip geliyo canı, böylece hiç sıkılmıyodu galiba. bi de nazan canı sıkılıyo gibi olunca hemen uyuyodu, o uyurken canı gidip bi hava filan alıyo, cips filan yiyiyo, sonra nazan uyanmadan koşarak gelip nazanın içine giriyodu sanırım. benimse sıkılınca komik bi şeyler düşünmem gerekiyodu ama aklıma hiç komik bi şey gelmiyodu. sanki beş yüz yıldır komik bi şey olmamış gibiydi. sonra birden şu ölüm sonrası değişiklikler dersi geldi aklıma. ölü morluğu, parşömenleşme, salamurlaşma, tamam komik bi ders değildi ama çok gülmüştüm o derste. hani slaytlardan birinde, bacakları, kolları filan yataktan sarkmış, ama vücudunun geri kalanı hala yatakta olan ölü bi adam vardı. ümit hoca ' işte ölüm katılığına örnek çocuklar ' deyince , aygün ' hocam, adam debelenirken mi katılaşmış ' demişti ya, nasıl gülmüştüm, nasıl.. böyle komik şeyleri üzerinden yetmiş yıl filan gecince anlatmak komik olmuyor tabi ama hayal ederken yine eskisi gibi komik, gerçekten quentin.

sonra biri aklıma hiç komik olmayan bi şey getirdi birden. bu biri annem olabilir. çünkü böyle komik şeyler düşünürken birden odaya girdi ve ' bu masa niye böyle odanın ortasında duruyor ' gibi bi şeyler söyledi sanırım, tam olarak anlamıyodum, çünkü salamurlaşma deyince aklıma zeytinler gelmişti, hani salamura zeytin mi diyolardı, işte zeytinlerin nasıl salamurlaştıgını düşünüyodum. annem odaya girince komik şeyler düşünürken sinaptik aralıga salınan tüm nörotransmitterlerim inhibe oluvermişti ve komik olmayan bazı şeyler gelmeye başlamıştı aklıma.

yine adli tıp stajında bi derste çok feci midem bulanmaya başlamıştı. ders bitsin, ders bitsin, ders bitsin diyodum içimden sürekli, saate bakamıyodum, dersi dinleyemiyodum, öyle kalakalmıştım resmen, bi şey yapınca mesela hocanın ayakkabı bagcıklarına filan bakarken midem daha çok bulanıyodu. ders bitince hemen lavaboya gittim tabi ama aman allahım yüzüm beyaz ötesiydi, casper'ın kuzeni gibi filan görünüyodum. üstelik başım dönmeye, şu gözü kararmak dedikleri şey olmaya başlamıştı. sanırım kusmam gerekiyodu ama bi türlü olmuyodu. beynimde hiç kan kalmamış ve kusma zonu ( CTZ ) inaktif olmuştu herhalde. orda yere çömelmiş, bütün o klozetler, lavabolar, sıvı sabunlar arasında berbat bi haldeydim quentin. şu on beş dk da bir saçını düzeltme ihtiyacı hisseden milyonlarca kızdan biri bile gelmiyodu. bütün bunlar yetmezmiş gibi elektrikler de kesilmesin mi. her şey çok acıklıydı. burda böyle ölürsem, yani eroinman kızın teki gibi, böyle karanlıkta, yere çömelmiş, tuvalette, yüzüm bembeyaz filan annem çok üzülür gibi şeyler düşünüyodum.

böyle işte.. orda öyle ölmedim allahtan, annem çok üzülürdü gerçekten. sadece midem biraz bulanmak, başım da biraz dönmek istemişti sanırım, hepsi bu..

8 yorum:

İkametsiz dedi ki...

Ne hoşmuş blogunuz.Hep böyle bizim kafamızda insanlar arıyoruz zaten.Neyse bekliyoruz yazılarınızı.: )

mq dedi ki...

alt özefagus, pilor felan neyse de, sanırım bi can ilioçekal valfin oralarda bir yerlerdeyse bundan sonra hep sıkılır, umarım orada değildir. düşündüm benimki nerelerdedir, ne yapıyordur diye. benim ki böyle bir garip. ne yaptığı belli değil. pat diye sıkılıyor, pat diye rahatlıyor.

servisteyim şimdi. eskiden leyla vardı ya, yine bir mani hastası var ama leyla gibi şirin ve neşeli değil. agresif. elif abla da yok, olsa NAL yapardı şimdi. muhammed abiye seni geçireyim dedi nöbeti devralıp, sonra gelmedi bir daha. beni koskoca pskikiyatri servisinde tek başıma bıraktı delilerle. bülent hoca görse burada deli yazdığımı, çok kızardı bana. manik hasta iyice agresifleşti bu arada. korkuyom, çıkıp bakamıyom.

neyse, ne diyorduk biz. can diyorduk. nazan diyorduk. nazan çok değişti, ama hala sıkılmıyor hiç. bana intörn anahtarlarını haber verdi dün. koştum aldım, dolapsız kalacaktım yoksa. nazan bundan sonra hiç sıkılmaz. oh ne güzel. şeyma da sıkılmaz.

adli tıp aygün mevzuunu okuyunca çok güldüm : ) şimdi farklı gruplardayız aygünle. ah ah. burda serviste bütün gün dedikodu yapıyoruz yeni staj arkadaşlarımda. her gün yeni bişeyler ögreniyorum. bütün dedikodulardan habersiz yaşıyormuşuz biz kendi saf masum grubumuzda geçen sene : )

o bembeyaz olduğun günü hatırlıyorum. sonra öznur, uzun boylu sarışın zayıf -adını hatırlayamadım- hocanın dersine girip beni çağırmıştı arkadaşa bir haller geldi diye. sonra kalpsiz muammer abi vardı o gün ortopedide. sonra mervenin kabanı vardı. sonra yeşil koltuklu odada sigara külleri vardı. televizyonda hiç bir şey yoktu her zamanki gibi.

berk;
hoşgeldin. ne zamandır gelen giden yoktu bloga, biz dahil : )

..::Lal-ı Reyhan::.. dedi ki...

ben de çok sıkılıyorum kızlar..tatil çok sıkıcı..

mq dedi ki...

her şey sıkıcı hale, her şey ... : )))

Adsız dedi ki...

:)))) çok güldüm yazıyı okuyunca,bidemdeyim, ortamın ciddiyetini bozmıyım diye sizin ercan vardı ya onun gibi güldüm:)

mq dedi ki...

anonymus;
bidemdesin bizdensin anladım da, kim yahu bu ercan. bir biyokimyacı vardı dersahene ercan, o mu? hem sen kimsin ki anonymouscuğum?

ruby dedi ki...

:) aman iyi yapmışsın anonimuscum, çok ciddi insanların takıldıgı bi mekan olan bidemde ciddiyeti bozmamak lazım tabi:p

bizim ercan çok büyümüş anonimus, hiç öyle gülmüyo artık. aynı büyükler gibi gülüyo, hani gülersin ama sadece çok komik şeylere tamam mı, ayrıca çok gülmiceksin, senden başka gülen var mı yok mu diye de şöyle bi etrafı gözden geçirip, eger yoksa kesinlikle gülmemen gerekir, sonraa diyelim içinden çok gülmek geliyo, bi türlü engel olamıyosun filan, öyle durumlarda da ' ilaahi, siz adamı öldürürsünüz ' diceksin ki hemen, bunu söylerken gülmen gecsin.. böyle işte anonimus, hayat zor, büyümek güzel değil, gecip giden zamanları bi yerlerde bulsak, hımm imkansız, oynamıyorum ben de, sen bilirsin, öyle denmez, dur gitme, başka bi şey oynarız denir.

mq dedi ki...

nazan anonymous'u seni.

| Top ↑ |